Vezirköprü Susuz Köyü

         SUSUZ KÖYÜ 

        (Barajdan Öncesi)

                Susuz Köyü, Vezirköprü’ye 60 km uzaklıkta olup ilçenin en uzak köylerindendir. Samsun_ Sinop il sınırını çizen Kızılırmak, köyümüzün Aşağısusuz Mahallesi yakınlarından geçmektedir. Bu özelliğiyle de Samsun’un  sınır köylerindendir. Belalan, Darıçay, ve Kızılkese Köylerine komşudur.

          Susuz Köyü yedi ayrı mahalleden oluşmaktadır. Mahallelerin isimleri şunlardır: Salur, Çaltılıoğlu, İncircik, Karaahmet, Ballık, Örene, Aşağısusuz.

           204 haneden oluşan Susuz Köyü ve mahalleleri toplam 964 nüfusa sahiptir.

            Susuz Köyü adını geçmişinde çektiği su sıkıntısından almıştır. Köylülerin rivayetlerine göre eskiden binek hayvanlarıyla, yakın zamanlarda ise traktörlerle uzak mesafelere su doldurmaya gittikleri ve buralarda aynı zamanda çamaşırlarını yıkadıkları anlatılmaktadır. Şu anda ise her mahallenin ortasında köy çeşmeleri ve bunların yakınlarında “yunaklık” adı verdikleri çamaşır yıkama yerleri vardır. Bazı mahalleler suları evlerine almışken halen üç mahalle su ihtiyacını köy çeşmelerinden karşılamaktadır. 

            Ballık Mahallesi, hemen üstünde bulunan büyük bir kayadaki arı yuvasından akan baldan; Örene, altında bulunan Örencik tarihi şehir kalıntılarından; Karaahmet Mahallesi, buraya ilk yerleşen Kara Ahmet adındaki çobandan; Çaltılıoğlu Mahallesi, Çaltu Köyü’nden gelerek buraya yerleşen bir kişiden adını almıştır. 

             Halkın geçim kaynakları tarım ve havyacılığın yanında orman kesimi ve sezonluk inşaat işçiliğidir. Arazi engebeli olduğu için ekilebilir arazi azdır. Tarım Aşağısusuz Mahallesinde yoğunlaşmıştır. Burada Kızılırmak boyunca köyün dışarıya satılan tek tarım ürünü olan çeltik tarımı yapılmaktadır. Ormandan toplanan mantar, hem önemli bir gelir kaynağı hem de kış yiyeceğidir.

 Geçim kaynaklarının azlığından dolayı çok göç verilmiştir.

            Köyümüzde hâlâ yaşatılan gelenekler vardır.

 Kurban Bayramında kesilen kurbanlar ilk gün kebap olarak pişirilir. Bayram ağırlıklı olarak ikinci gün kutlanır. İkinci gün herkes pişirdiği kebaptan bir parça getirerek camii ya da köy odasında toplanır ve gelen misafirlere dağıtılır.

Düğünlerde kına gecesi yakılan ateş etrafında oyunlar oynanır. Genellikle gelinler gelinlik yerine “al yeşil” adı verilen bir elbise giyerler.  Yine düğünlerde kazan ve kurban postu üzerine çıkma, şişe kırma, kapıya yağ sürme gibi adetler vardır.